BU SENE UZUN OLACAK

2010-11 sezonundan sonra ilk kez bir sezona bu kadar umutsuz başladım. Fenerbahçe'nin bu derece bol ve kaliteli transferler yaptığı, Beşiktaş'ın doğru bir hoca ve isabetli takviyeler ile geçen yılın üzerine koyarak girdiği sezona, biz mali problemler nedeniyle yeterli kadroyu kuramadan başladık. UEFA kriterleri ortada ve yönetim haliyle ona göre hareket etmeyi planlamış buna hiç bir itirazım yok. Fakat yönetim bu planı uygularken anormal beceriksizlik sergiliyor.

Hamza hoca en suçsuzu ama bence en büyük hatası çok fazla kameraların önünde olması. Yönetimin her beceriksizliğinden sonra onu röportaj verirken görüyoruz ve taraftarın oklarını gereksiz yere üzerine çekiyor.

Gerekli takviyeler yapılamadı üzerine de geçen yılın ideal onbirinden Melo ve Telles kaybedildi. Neden böyle oldu vs. konusuna girmeyeceğim, Melo gitmek istedi ve gitti ama bunu çok içten söylüyorum çok üzüldüm..

Telles gelişimi bitmemiş ama belli bir seviyenin üzerine çıkamayacağı benim için çok net olan, vasat ama güvenilir bir futbolcuydu. Carole ilk izlenim itibariyle hücumda çok daha etkili, Telles'in tersine maçın daha çok içinde olan bir oyuncu gibi gözüküyor ama defansta yeterliliğini test etmek için gerekli süre izlemedik. Tüm sezon boyunca ne verir soru işareti. Umarım Telles'i aratmaz.

Çok az harcamalar ile tamamlanan Bilal ve Denayer transferlerini yerinde buluyorum fakat Jem Karacan'a hiçbir anlam veremedim. Ya tutarsa denmiş ama tutmayacağı gün gibi ortada. Kevin olayı ise kelimenin tam anlamıyla rezillik. Tam ihtiyaç olan profilde, hem de kariyerli ve 30 yaş altı bir adam buluyorsun ama müthiş bir amatörlükle sezonun yarısını kaçırıyorsun.. Olacak iş değil..

Evet iş kadro kurmakla bitmiyor ama o kadar da uzun boylu değil. Kendi adıma bu sene sonunda Galatasaray'ı ilk 2 de görürsem şaşıracağım. 
Bu arada akşama Trabzonspor deplasmanındayız. Sanırım hiçbir Galatasaray'lının kafasında çok rahat kazanırız düşüncesi yoktur. Ben de çok zor geçeceğini düşünüyorum. 
Selçuk'un yokluğunda yerini Bilal alacak. İlk kez esas oğlan olacak çok sorumluluk alması lazım. 

Podolski ben henüz hazır değilim diye bas bas bağırıyor. Yasin özellik olarak ondan çok daha fazla bir "orta saha oyuncusu", onun yapamadığını yapıp topu rakip sahaya taşıyabiliyor ve ondan çok daha formda. Şu durumda Podolski'yi Yasin'e tercih etmeyi anlayabilmem mümkün değil. Yasin'den tek artısı şut tehlikesi ama o kadar formsuz ki bir anlamı yok şuan. Ben olsam aşağıdaki gibi başlardım. Denayer'i orada denerdim. 

                     Burak
Sneijder                           Yasin
             Bilal         Jose
                   Denayer      
Carole  Hakan  Semih   Sabri
                   Muslera

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

FELİPE MELO RÖPORTAJI

Djiehoua: Futbol Canavarı

HAYATIMIN FİLMLERİ #41.Ip Man#

HAYATIMIN FİLMLERİ #46.The Pianist#

Şampiyonlar Ligi 3.torba aşkına

Transferdeki akıl durgunluğunun son adımı: Engin Baytar

HAYATIMIN FİLMLERİ #30.Rain Man#

35'lik Cris ve Cruzeiro 2003

HAYATIMIN FİLMLERİ #31.Old Boy#

SPOR TARİHİNİN EN BÜYÜK 10 AYARI